Balkanlar'da yer alan Arnavutluk, köklü tarihi, zengin kültürü ve farklı mimarisiyle kültür turizmi sevenlerin gözdesi haline gelmektedir.
Balkan turları arasında en iyisi hangisi derseniz bana sorarsanız Arnavutluk turlarını önerebilirim. Çünkü ülkenin kendisine has olan dokusu sayesinde gezebileceğiniz birbirinden güzel noktalar var. Bunun yanında vizesiz turlar arasında yer alıyor olması sayesinde ülkeye giriş ve çıkışlarda zorluk çekmiyorsunuz. Arnavutluk’a hangi mevsimde giderseniz gidin mutlaka keyfine varırsınız bunun içinde kış ayı bu mevsimde tatile gidilir mi? demenize hiç gerek yok. Arnavutluk için kültür turizminden hoşlananların tercihi diyebiliriz. Çünkü farklı kültürleri aynı zamanda ülkenin zenginliği olmuş bir de mimarisine baktığınız da kendinizi daha heyecanlı hissedeceksiniz. Ülke canlı gece hayatıyla da biliniyor dolayısıyla gece gündüz yaşayan bir ülke denilebilir.
Arnavutluk balkanların en batısında yer alıyor ve oldukça dağlık olan bir ülke bunun için Arnavutlar kendi ülkeleri hakkında kartalların yurdu tanımlaması yaparlar. Ülkenin 4’te üçlük bölümü dağlık ancak Adriyatik denizine uzanan 450 kilometrelik bir kıyısı da var. Ormanlar burada bakir konumda ve sahilleri de oldukça iyi denilebilir. Arnavut halkına bakarsanız sıcakkanlı insanları görebiliyorsunuz. Bu yüzden de bizim ülkemizden tercih listesinin ilk sırasında geliyor. Bir ülkeye gittiğinizde önemli olan gezilecek yerlerden ziyade orada nasıl insan topluluklarıyla karşılaştığınızdır. Çünkü soğuk insanlarla karşılaştığınız da her ne kadar güzelliklerle dolu olsa da paylaşılacak bir şey bulunamaz. Ancak sıcakkanlı insanların bulunduğu her yer size keyif verecektir. Arnavutluk’un bizim ülkemizle benzer yapıda olmasından dolayı buradayken kendinizi de yabancı gibi hissetmiyorsunuz. Bu nedenle şehir kötü dahi olsa size bu yansımıyor.
Arnavutluk için son dönemlerde gelişmekte olan ülke diyebiliriz. Çünkü büyük şehirlerinin büyük bir bölümünde de değişim söz konusu. Şehirler modern hayata uyum sağlayabilmek adına kendilerini yenilemeye gayret ediyorlar. Örneğin Tiran için konuşabiliriz burası ilk kurulmuş olduğunda küçük bir şehirdi ancak daha sonrasında nüfusun artması buraya olan ilginin de daha güçlü olmasına olanak sağlamış oldu. 1991 yılında Enver Hoca rejiminin devrilmesinin ardından Arnavutluk dünyaya kapılarını da açmış oldu. Bu nedenle bu tarihten sonraki değişim sinyallerini açık bir şekilde görebiliyoruz. İsterseniz Tiran hakkında biraz daha bilgi verelim.
TİRAN
Tiran Arnavutluk’un başkentidir. Ve 1617 metre yüksekliğe sahip olan Dajti dağlarının eteğinde yer alıyor. Balkan ülkelerinin özelliklerinin başında başkentlerinin ortasından nehir geçiyor olması gelir. Tiran’ da bu özelliği bünyesinde barındıran bir şehir. Tiran’ın insanı cezbeden bir yüzü olmasa da yine de buradayken kendinizi huzurlu ve sakin hissedebiliyorsunuz. Şehrin tam meydanın da ise Arnavutluk’un simgesi olan İskender Bey’in heykelini görebiliyorsunuz. Bunun yanı sıra gezmeniz gereken noktaları Ethem Bey cami, Saat kulesi mutlaka görmeniz gereken yerler arasında geliyor.
ELBASAN
Tiran’dan sonra gitmeniz gereken ikinci şehir Elbasan. Burası da oldukça kalabalık olan şehirlerinin başında hatta 3.şehri demek yerinde olacaktır. Kalabalık dedik ama o cümlemize takılmanızı da istemiyorum bu nedenle de nüfusa baktığımız da 240 binlik bir insan topluluğunun şehirde yaşadığını söyleyebilirim. Burada Osmanlı’dan kalma olan yapıtlar halen yerin de koruyor. Örneğin yuvarlak kiremitli evleri burada hala bulabilirsiniz. Tipik bir Anadolu kasabası görünümüne sahip şehir. Elbasan’ı bizim için önemli yapan değerlerinden birisinin Osmanlı’nın Arnavutluk topraklarına ilk kez ayak bastığı yer olması. Dolayısıyla 16. Yüzyılda yapılmış olan Saat kulesi halen güzelliğini de koruyabiliyor.
BERAT
Berat Arnavutluk geziniz içerisinde en seveceğiniz şehirlerden birisi olabilir. Çünkü burası Osmanlının 5 asır hüküm sürdüğü topraklara sahip. Bizim ülkemiz için değerlendirecek olursak Safranbolu’yu görenler bilir buranın ikiz kardeşi görünümünde.